Gazze'deki Sağlık Bakan Yardımcısı Yusuf Ebu er-Riş, bölgedeki insani koşullara ve sağlık durumuna dair önemli bilgiler paylaştı. Yetersiz sağlık hizmetleri, temel ilaç ve tıbbi malzeme eksikliği Gazze'deki durumu kritik hale getiriyor. Hastaların tedavi için başka bölgelere gitmesi gerektiği, ancak kapalı sınır kapıları nedeniyle bu sürecin oldukça zorlaştığı ifade ediliyor.
İlaç ve Tıbbi Malzeme Tükeniyor
Yusuf Ebu er-Riş'in belirttiğine göre, Gazze'de temel ilaçların yüzde 59'u ile tıbbi malzemelerin yüzde 37'si artık temin edilemiyor. Bu durum, özellikle hastaların tedavi süreçlerinde ciddi sorunlar yaratmakta. Sınır kapılarının kapalı olması sebebiyle tedavi için Gazze dışına çıkması gereken yaklaşık 13 bin hasta ve yaralının sağlık durumu her geçen gün kötüleşiyor. Sağlık sisteminin bu derece zayıflaması, bölgedeki sağlık hizmetlerinin çökmekte olduğunu gözler önüne seriyor. Hem hastalar hem de sağlık çalışanları, sürdürülebilir bir sağlık hizmeti almanın mahrumiyetini yaşıyor.
Gıda Güvenliği Tehdit Altında
Gazze'ye gıda girişlerinin engellenmesi, bölgedeki gıda güvenliğini ciddi şekilde tehdit ediyor. Sağlık Bakan Yardımcısı, bu durumun çocuklarda yetersiz beslenme ve kansızlık riski ile ölümlere yol açtığını vurguladı. Özellikle savaşın etkisiyle yetersiz beslenme sonucu 52 çocuğun hayatını kaybettiği ve gıdaya erişim sağlanamaması hâlinde yeni ölümlerin kaçınılmaz olacağı belirtildi. 7 Ekim 2023 tarihinden sonra dünyaya gelen 274 bebek, işgalci bombardımanları sonucu hayatını kaybetti. Bu durum, insani kriz boyutunu daha da ağırlaştırıyor ve bölgedeki çocukların geleceği için büyük bir tehdit oluşturuyor.
Hastanelerin Kritik Durumu
Gazze'deki hastaneler, acil sağlık hizmetleri sunabilmek için oksijen istasyonlarına ihtiyaç duyuyor. Tıbbi ekipman eksikliği nedeniyle birçok hayati acil müdahale gerçekleştirilemiyor. Ayrıca, yakıt yetersizliği, sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliğini tehlikeye atıyor. Bu koşullar altında sağlık çalışanları, yaralı ve hasta bakımını sağlamak için son derece zor şartlar altında çalışmak zorunda kalıyor. Ambulansların ve insani yardım ekiplerinin hedef alınması, yaralıların tahliyesinde büyük engeller oluşturuyor. Bu durum, birçok hayatın kurtarılmasını imkansız hale getiriyor.
Su Krizi ve Hastalıklar
Su hatlarının tahrip olması da Gazze'deki insani durumu tehdit eden faktörlerden biri. Bu, çevresel risklerin artırmasına ve dolayısıyla ishal ile cilt hastalıklarının yayılmasına neden oluyor. Suya erişim eksikliği, halk sağlığını doğrudan etkileyen bir sorun hâline geldi. Uygun hijyen koşullarının sağlanamaması, halk sağlığını daha da tehdit ederken, çocukların bağışıklık sistemini zayıflatıyor. İnsani durumun böyle bir ortamda giderek kötüleşmesi, ulusal ve uluslararası boyutta bir çözüm arayışını da zorunlu kılıyor.
Filistinlilerin Sağlık Hakkı
Ramallah'taki Filistin Sağlık Bakanlığı, "7 Nisan Dünya Sağlık Günü" nedeniyle yaptığı açıklamada, milyonlarca Filistinlinin sağlık hakkından mahrum olduğuna dikkat çekti. Gazze'de kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve hastalar hastane ve ilaç yoksunluğundan dolayı tedavi olamama riski ile karşı karşıya. Bu zorluğun yanı sıra, sağlık çalışanlarının sistematik olarak hedef alınması, sağlık hizmetlerinin daha da zorlaşmasına neden olmaktadır. Sağlık hakkının yalnızca bir lüks olarak görülmemesi gerektiği vurgulanan açıklamada, bu hak uluslararası yasalarca güvence altına alınmıştır. Uluslararası toplumun görevi, bu insani felakete son vermek ve Filistin halkının sağlık hakkını teslim etmektir.