Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda CHP'ye yönelik süregelen yolsuzluk soruşturmalarının kökenine dikkat çekti. Yapılan soruşturmaların, CHP üyelerinin şikayetleri ile başladığını belirten Erdoğan, bu durumun dikkat çekici olduğunu vurguladı. "Çalana değil, yakalayana kızıyorlar" ifadesini kullanan Erdoğan, muhalefetin yargı süreci ile ilgili tutumuna eleştirilerde bulundu.
CHP'nin Sokak Olayları ve Kaos Çabası
Erdoğan, son günlerde CHP kaynaklı sokak olaylarının artış gösterdiğinin altını çizerek, bu durumun muhalefetin skandalları örtbas etme çabası olduğunu savundu. CHP'nin, kendi yolsuzluk iddialarıyla ilgili yargıya verilebilecek net cevaplar bulamaması sonucunda insanları sokağa dökerek kaos çıkarmaya çalıştığını ifade etti. Bu bağlamda, CHP’nin kendi içindeki rahatsızlıkları ve siyasi mücadeleleri sonucu ortaya çıkan karışıklıkları da daha geniş bir perspektiften değerlendirdi. Yapılan eylemlerin, sorumluluğu hükümete yüklemek amacı taşıdığını belirten Erdoğan, bu yaklaşımın siyasi bir manipülasyon olduğunu iddia etti.
Gerçeklerin Çarpıtılması ve Sorumluluk İddiaları
Erdoğan, muhalefetin gerçekleri çarpıtarak hükümete olan sorumluluğunu üstlenmediğini vurguladı. Yolsuzlukları gerçekleştirip suçu AK Parti üzerine atanların, aslında sorumluluğu kimin taşıdığını herkesin bilmesi gerektiğini belirtti. Türkiye’nin siyasi tarihine damga vuran bu gibi durumların, adalet mekanizmasının işlemesiyle ortaya çıkarıldığını ifade eden Erdoğan, bu bağlamda CHP'lilerin bizzat yolsuzlukları ortaya koyduğunu hatırlattı. Rüşvet ve yolsuzluk iddialarına dair bilgi ve belgelerin, doğrudan CHP'liler tarafından sağlandığını dile getirdi.
İç Hesaplaşmalar ve İhbarrar
Toplantıda, CHP'nin iç hesaplaşmalarını AK Parti'ye mal etme çabasının dikkat çekici olduğunu da belirten Erdoğan, "Allah aşkına, biz böyle bir iç hesaplaşmanın neresinde olabiliriz?" dedi. CHP içindeki ihbarcılık yarışının, bizzat kendi üyeleri arasında yaşandığını ileri lider, bunun dışavurumunun yargıya taşınmasının kendi hallerinin sonuçları olduğunu kaydetti. Siyasi arenada bu tür karmaşaların, ülke siyasetini daha da karmaşık hale getirdiğini ve huzursuzluğa yol açtığını ifade etti. Türkiye'nin bugünkü şartlarında, siyasi istikrarı sağlamak adına bu tür durumların ortadan kaldırılması gerektiğine inandığını vurguladı.