Hatay’da, seralarda özenle yetiştirilmiş domatesler, şu anda tarlada 28 TL’den satılmakta. Ancak bu ürünü market raflarında satın almak isteyen tüketiciler, kilogram fiyatının 60 TL'ye kadar çıktığına tanıklık ediyor. Üreticiler, bu fiyat farkının haksız olduğunu düşünüyor ve durumdan oldukça rahatsızlar.
Hatay’da Domates Hasadı Devam Ediyor
Türkiye’nin en verimli topraklarına sahip olan Hatay, Mart ayı ile birlikte domates hasadı için ideal bir döneme girmiş durumda. Çiftçiler, seralarında özenle yetiştirdikleri domatesleri hasat ederken, bölgedeki tarım arazilerinin verimliliği bu süreci destekliyor. Ancak geçtiğimiz günlerde meydana gelen don olayı, birçok çiftçinin üzerinde olumsuz bir etki yarattı. Ne yazık ki, bu durum mahsul hasadını da etkileyerek zayıflatan bir faktör haline geldi. Yine de zarar görmeyen çiftçiler, ürünlerini toplamakta ve bu noktada umutlarını korumaktadırlar. Hatay’dan çıkan domatesler, ülkenin dört bir yanına dağıtılmakta, bu sayede yerel ekonomiye de katkı sunulmaktadır.
Don Olayının Etkileri
Son dönemde etkili olan don olayı, bölgedeki birçok çiftçiyi zor bir duruma soktu. Ancak, bazı üreticiler bu afetten etkilenmeden yollarına devam etmektedir. Yeşil alanlarda devam eden hasat çalışmaları, ziraat sektöründeki dalgalanmalara rağmen umut verici bir tablo çizmektedir. Yine de, bu yıl yapılan hasadın miktarında azalma bekleniyor. Zira, don afeti sonrası hasat edilen ürünlerin kalitesi ve miktarı, çiftçilerin gelirlerini doğrudan etkileyen unsurlar arasında yer almaktadır. Bu etkiler, yalnızca üreticiyi değil, aynı zamanda tüketiciyi de derinden etkilemektedir.
Pazar Fiyatları ve Üretici Tepkisi
Samandağ ilçesinde domates hasadı gerçekleştiren Ruhi Yapıcı, pazar fiyatları arasındaki uçuruma dikkat çekiyor. Tarladaki fiyatların 28 TL ile 30 TL arasında değiştiğini vurgulayan Yapıcı, marketlerdeki fiyatların ise bu rakamın neredeyse iki katına çıktığını ifade etti. İstanbul'da domatesin kilogram fiyatının 100 TL’ye kadar yükseldiğini belirten Yapıcı, Hatay’da bile marketlerde bu ürünün 60 TL civarında satıldığını ön plana çıkardı. Üreticiler, bu dengenin haksız olduğunu ve asıl zararın kendilerine ait olduğunu düşünüyorlar. Çiftçiler, zorlu koşullara rağmen ürünlerini en iyi şekilde korumaya çalışırken, tüccarların bu durumlardan etkilenmediğini ve asıl mağduriyetin kendileri olduğunu dile getirdiler.
Tüketicinin Mağduriyeti
Yaşanan bu fiyat dengesizliği, sadece üreticiyi değil aynı zamanda son tüketiciyi de olumsuz etkiliyor. Yüksek perakende fiyatları, birçok tüketicinin alışveriş tercihlerinde sıkıntı yaşamasına neden oluyor. Alışveriş yaparken, bütçesini zorlamamak adına tüketiciler genellikle aldıkları ürün miktarını azaltmak zorunda kalıyor. Örneğin, almak istedikleri bir kilogram domatesin fiyatı karşısında, yarım kiloya yönelmek zorunda kalanlar artış gösteriyor. Bu durum, çiftçilerin emeklerinin ve zahmetlerinin karşılığını aldığı hissini zedelerken, tüketicinin de sağlıklı ve uygun fiyatlı gıdaya erişimini kısıtlamaktadır.